Tecrit öldürür, dayanışma yaşatır

[meso]

ADANA (17.11.2007)- İHD, ÇHD, ESP, Odak, ÇHKM ve Halkevleri, bugün İHD’de düzenledikleri basın toplantısıyla, kanser hastası olduğu halde halen Sincan F Tipi Hapishanesi’nde tutulan Erol Zavar’ın serbest bırakılmasını, Kürçüler Cezaevi'ndeki baskıların son bulmasını istediler.

Mesane kanseri olan Erol Zavar’ın serbest bırakılması ve Kürcüler Cezaevindeki baskılara son verilmesi talebinin bir kez daha bir araya gelen kurumlar adına açıklamayı İHD Şube Başkanı Ethem Açıkalın okudu. Açıkalın, “Sistem bir taraftan tutuklu ve hükümlüler üzerinde tecrit uygulayarak onları kişiliksizleştirip teslim almaya çalışırken, diğer taraftan da hasta tutukluların tedavilerini yaptırmayarak ölüme terk ediyor” dedi. Mesane kanseri gazeteci Erol Zavar’ın bir an önce serbest bırakılmasını isteyen Açıkalın, “Bir yandan hasta tutukluların tedavilerinin engellenmesi politikası izlenirken, diğer yandan ağır tecrit politikaları her gün biraz daha ağırlaştırılarak sürdürülüyor. Bu baskı politikalarının en çok yaşandığı cezaevlerinden biri de Kürkçüler E ve F tipi cezaevleridir” dedi.

Kürkçüler Nazi kamplarını aratmıyor

Kürkçüler Cezaevi'ndeki uygulamaların Nazi kamplarını aratır duruma geldiğini belirten bu cezaevi ile ilgili kendilerine hemen hemen her hafta yeni bir hak ihlali ile başvurusu olduğunu söyledi. Açıkalın, Kürkçüler E Tipi Cezaevinde tutuklu olarak bulunan Fadile Bayram ve Meral Şahin'e yaklaşık bir aydan bu yana sıcak su vermediğine, terör yazılı kimlik dayatmasında bulunulduğuna, gazete ve mektuplarına geç ya da verilmediğine dikkat çekti. Fadile Bayram’ın hasta olmasına rağmen revire çıkarıldığını, ancak sadece ağrı kesici verilerek gönderildiğini belirten Açıkalın, cezaevi idaresine yapılan başvurulara rağmen halen bir cevap alınmadığına vurgu yaptı. Kürkçüler'den zorla Silifke cezaevine sevk edilen PKK tutsağı Ayfer Ayçiçek’in itirafçılaştırmak istendiğini de belirten Açıkalın, duyarlılık çağrısı yaptı.

www.atilim.org