DTP Kürt kültürü için bütçe ayrılmasını istedi

[meso]

ANKARA (06.12.2007) - DTP Grubu adına Kültür Bakanlığı Bütçesi'ne ilişkin görüş belirten İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, kültürel hakların insan haklarının bütünleyici bir parçası olduğunu belirterek, Kürt kültürü, edebiyatı ve sanatının geliştirilmesi için bütçe ayrılmasını istedi. Tuncel, Hasankeyf dahil 215 tarihi yerleşim birimini yutacak olan Ilısu Baraj Projesi'nde değişiklik yapılmasının zorunlu olduğunu belirterek, kâr hırsının kültürel zenginlikleri ve mirası küçük çıkarlara heba edilmesine göz yummak olduğuna vurgu yaptı.

DTP Grubu adına İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, 2008 Bütçe Kanun Tasarısı'na ilişkin TBMM Genel Kurulu'nda 'Kültür ve Turizm Bakanlığı Bütçesi' hakkında görüşlerini dile getirdi. Tuncel, Türkiye'nin AB üyelik sürecinde açıklanan Katılım Ortaklığı Belgesi'nde 'AB Kültür 2000 Programında Katılımın Tevşik Edilmesi' nin ve UNESCO'nun (BM Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu) Kültürel Çeşitlilik Sözleşmesi'nin imzalanarak gereklerinin yerine getirilmesinin istendiğini hatırlattı. Tuncel, kültürel hakların insan haklarının bütünleyici bir parçası olduğu anlayışından hareketle, tüm kültürlerin kendini ifade edebilmesini ve kendi kültürlerini hayata geçirebilmesinin büyük önem taşıdığı kanısında olduklarını söyledi.

BAKANLIĞIN SORUMLUĞUNDADIR

Tuncel, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın Bakanlık bütçesinin sunumunda "Kültürel zenginliğimizin tanıtılmasını, çeşitliliklerimizin ulusal kültürümüzün bir parçası olduğuna yönelik anlayışın toplumsal düzeyde yaygınlaştırılmasını sağlamak hedefimiz olacaktır" sözlerini hatırlatarak, "Bu anlayış yukarda ifade edilen temel metinlerle uyumlu ve olumlu bir yaklaşımdır. Ancak önemli olan bu yaklaşımın pratikte uygulanmasıdır" dedi.

Araştırma ve Eğitim Müdürlüğü bünyesinde Kütahya, Sakarya ve Karaman illeri ile Makedonya'da 'Yörük Kültürü' hakkında araştırma yürütüldüğünü hatırlatan Tuncel, Kürt kültürü üzerinde araştırma yapılmasının Kültür Bakanlığı'nın sorumluluğu olduğunu kaydederek, farklı kimlik ve kültürlerin araştırılarak ortak değer olarak bir kültür politikası haline getirilmesini istedi.

SANATÇILARA DESTEK VERİLMELİ

Tuncel, Kürt kültürüne yönelik çalışma yürüten sivil toplum kuruluşları, yayınevleri, enstitüler, müzik yapım firmaları ve medya organlarına yönelik teşvik edici projeler başlatılmasını, Kürtçe edebiyat, müzik, sinema, folklor alanında faaliyet yürüten sanatçılara destek verilmesini istedi. Tuncel, diğer kültürlerin yanı sıra geleneksel Kürt halk kültürü üzerine araştırmaların yapılması, Kürt halk şarkılarının, şiir, masal, mani, tekerleme gibi sözlü ve yazılı edebiyat ürünlerinin derlenip sistematik bir biçimde saklanması konusunda bütçe ayrılmasını isteyerek, "Devlet olanakları ile çalışma yapılması ortak kültürel mirasımızı geliştirme ve paylaşma fırsatını sunacaktır" dedi.

Kültürel zenginliğin önemli bir ayağını da tarihi zenginliklerin oluşturduğunu, bu zenginliğin bazı projelere kurban edildiğine dikkat çeken Tuncel, bu durumun da ortak tarih mirasını parçalandığını belirtti. Hasankeyf dahil 215 tarihi yerleşim birimini yutacak olan Ilısu Baraj ve Hidroelektrik Santralleri Projesi'nde değişiklik yapılmasının zorunlu olduğuna vurgu yapan Tuncel, "Zira Hasankeyf ve çevresinde bulunan tarihi eserler son yıllarda gerek insan gerekse doğa koşullarının yarattığı tahribatlar nedeniyle dirençsiz durumdadır. Bu şartlar altında eserleri taşımaya kalkmanın ağır hasar yaratacağı ortadadır" dedi.

Munzur Vadisi ve Fırtına Vadisi projelerine de tepki gösteren Tuncel, bu projelerin tarihi ve kültürel mirası yok edeceğini, kültürel dokuyu bozacağı uyarısında bulundu. Kültürel ve doğal varlıkların yok oluşunu önlemek için yeni bir acil eylem planına ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Tuncel, Kültür Bakanlığı'nı da oluşturulan alternatif projeleri dikkate almaya çağırdı.

BÖLGEDE TİYATRO SAYISI AZ

Bölgede tiyatro sayısı ve kalitesinin azlığına dikkat çeken Tuncel, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelindeki tiyatrolarda bulunan 38 bin 253 koltuğun 14 bin 420'sinin İstanbul'da olduğunu belirtti. Tiyatrocuların aldığı ödenekler arasında ciddi farklar bulunduğuna işaret eden Tuncel, "Kültür Bakanlığı'nın müzeler ve saraylardan, tiyatro ve operadan elde ettiği önemli bir gelir olduğu halde bu gelirler personele yansıtılmamaktadır" diye konuştu.

****** Kültür Merkezi'nin de içinde olduğu ve Muhsin Ertuğrul, Afife Jale tiyatroları ile Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nın yıkılarak geniş bir alana kurulmak istenen 'Kongre Vadisi' girişimlerini eleştiren Tuncel, korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı olarak tescil edilmesine rağmen bu kararın neden iptal edinmek istendiğini sorarak bu durumu 'Tarihsel belleğin yok edilmesi girişimi' olarak tanımladı.

Sulukule Projesi'ni de eleştiren Tuncel, "Roman kültürünün yaşadığı ve yaşatılması gereken bir mahallenin parasal değerden başka hiçbir özelliği olmayan bir lüks konut sitesine dönüştürülmesi kabul edilemez" dedi. Son yıllarda turizm alanında önemli açılımlar yapılsa da tarihi ve kültürel zenginlikleri tanıtma ve bu alanları turizme açma konusundaki kâr hırsının kültürel zenginlikleri ve mirası küçük çıkarlara heba edilmesine göz yummak olduğunu belirten Tuncel, "Golf turizmi örneğinde olduğu gibi golf alanları açmak için ormanlarımız kesilmektedir. Su turizme zarar veriyor" dedi.

ANF NEWS AGENCY